Öncelikle söylemek istiyorum ki çocukların teknolojiden tamamen uzak durması gerektiğini düşünmüyorum fakat süresini ayarlamanın da biz ebeveynlerin elinde olduğunun altını çizmekte fayda görüyorum.
Çocuklar önce telefon ya da tablet ile tanışıyorlar. Yemek yerken, ''Yeter ki yesin, yeter ki sussun. '' diyerek ilk önce önüne çizgi film ya da videolar açılıyor. Zamane çocukları bu anları iyi kullanır ve hemen huy haline getirirler. Her ağladığında yeter ki sussun diye eline tablet ya da telefonun verileceğini çok iyi anlarlar ve bunu her şartta sonuna kadar kullanırlar.
Bütün gün ev içinde izlenmediği halde televizyonun açık bırakılması da en büyük hatalardan biridir. Çizgi film izleyecek çocuk 0-6 yaş aralığında ise ebeveny kontrolünde izlemeli ve bu süre bir saati geçmemelidir. Yaşı büyüdükçe ebeveyninin onayladığı çizgi filmi yine ebeveyninin belirlediği süre kadar izlemelidir.
Çizgi filmler artık eskisi gibi değil. İçinde çok fazla şiddet ve cinsellik içeren uyaranlar var. Bu yüzden uzmanlar okul öncesi çağındaki hiçbir çocuğun çizgi film izlemesini onaylamazlar. 0-6 yaş grubu sadece oyun çocuğudur ve televizyon karşısında geçirdiği süre mutlaka kontrol altında tutulmalıdır.
Bir de televizyon ya da tablette oynanan oyunlar var. Bazı tablet ve telefonlarda oyun indirmek şifreli olsa da android uygulamalarının çoğu şifre istemeden tüm ücretsiz oyunları çocuğunuzun indirmesine fırsat vermektedir. Oyun içinde çıkan diğer oyunların reklamlarına tıklandığı anda hiç teknoloji bilmeyen bir çocuk bile çok rahat oyun indirebiliyor. Bu yüzden sessiz sessiz telefon veya tablet ile bir köşede oynayan çocuğunuzu kontrol etmeyi ihmal etmeyin.
Ben bu konuda bir uzman değilim ama iki çocuk büyüten bir anne olarak çocuklarımın teknoloji düşkünlüğüne sınır koyma çabalarımla bir sürü tecrübe edindim. Evinden komple teknolojiyi kaldıran anneleri de gördüm. Bu da bana doğru gelmiyor. Çocukların uyum göstermesi sağlanan sınır ve kurallar olduğu takdirde evde teknoloji krizleri yaşanmayacaktır.
Sürekli can sıkıntısı içinde evde gezen çocukları oyalamanın zor olduğunu çok iyi biliyorum. İş, güç arasında yaratıcı bir şeyler aradığımda aklıma hemen ailece oynanan kutu oyunları gelir. Onu istemezlerse kitap öneririm. Kitap okumayı istemezlerse benim kitaplığımı düzenlemelerini öneririm. Onu da beğenmezlerse puzzle, parmak boyası, oyun hamuru gibi fikirler üretirim. Elbet bir şeye evet demek zorunda kalıyorlar. Küçük yaştaki çocukları oyalamak daha kolay. Hazır ergenlik boyutuna gelmemişlerken teknolojiye çok bağlanmamaları için elimizden ne geliyorsa yapmakta fayda var.
0-2 yaş arasında günde bir saatten fazla ekran karşısında duran çocuklarda yaşıtlarına göre dil gelişimi geriliği yaşandığı kanıtlanmış bir durumdur.
2-5 yaş arasında ise iki saatten fazla ekran karşısında kalan çocuklarda yaşıtlarına göre sosyalleşme sıkıntısı katbekat artıyor. Bu yaş grubu oyun çocuğudur bunu unutmamak gerekiyor.
İşte bunları düşününce çocukların okul öncesi eğitime erken yaşta başlayarak daha geliştirici etkinlikler yapması gerektiğine inanıyorum.
Sevgiler,
