Bir alerjik çocuk annesi olarak sanırım en çok alerji üzerine deneyim ve öneri paylaşabilirim. O nedenle bu konuda en hassas nokta olan besin alerjisi ve reflü ilişkisine değinmekte fayda var.
Öncelikle Asya ilk doğduğunda vücudundaki kızarıklık ve döküntülere anlam verememiştik. İlerleyen zamanlarda düzelmediğinde çoğu doktora güvenerek beyaz tenine ve hassas cildine yorduk. Sonradan öğrendik ki bunlar alerji belirtileri…
Besin alerjisi varlığını ilk 3 yaşa kadar belli ediyor. Çocuklarda genelde deride döküntü şeklinde dışa vuruyor. Yani vücut yiyeceklere aşırı tepki veriyor.
Alerjide ilk yıllarda şiddetli kusma yaşayan çocukların çoğunda daha sonra reflü baş gösteriyor. Reflünün belirtileri de başta iştahsızlık, diş gıcırdatma, geçmeyen balgamlı öksürükler ve ağız kokusu.
Bu noktada dikkat edilmesi gereken bir husus var. Reflü dikkat edilmediği takdirde astıma çevirebilir. Alerji reflüyü, reflü de alerjiyi tetikler. Bu durum büyük bir kısır döngüye yol açar. O nedenle öncelikle reflüyü önleyici şekilde beslenmenin önemi çok büyük. Devamında da alerji tedavisi başlamalı ve kesinlikle bir alerji uzmanı tarafından uygulanmalı.
Alerji yüzde yüz yok olan bir hastalık değildir. Vücut alerjiyi tolere eder ve altta yatan alerji tam anlamıyla tedavi edilmediği sürece ilerleyen yaşlarda farklı şekillerde ortaya çıkar.
Yani çocuk hastalıkları uzmanı değil çocuk alerjisi uzmanı çok önemli…
Besin alerjisi yaşayan kişilerin uzmanın verdiği diyete bire bir uymaları çok önemli ve bu süreçte reflüye neden olan yiyecekleri de belirleyerek beslenme programlarından çıkarmaları gerekli.
Dikkat: Her yazımda belirttiğim gibi burada da özellikle tekrar etmek istiyorum. Alerji parmak izi gibidir ve kişiye göre değişir. O nedenle yazılan hiçbir deneyim reçete ya da öneri olarak değerlendirilmemeli. Özellikle beslenme önerileri kişilerin alerjileri gözetilerek şekillendirilmeli.
REFLÜ VE BESLENME
Bu anlamda reflü yapan besinleri çocuklarımızın beslenmesinden küçük yaşta çıkarmakta fayda var. Mesela; çikolata, gazlı içecekler, narenciye ve baharatlar çocuklarda reflü ve devamında da alerjik astımın en büyük sebeplerindendir. Tüketilen besinin ne olduğu kadar, tüketildiği zaman ve miktar da önemli. Bu yüzden bir anlamda herkes kendi kendinin doktoru olmak zorunda.
Çok asitli narenciyeler (limon, greyfurt, vb...) reflüyü önemli ölçüde tetikler. Bunlar aç karnına kesinlikle yenmemelidir. Domates de asidik olmasından kaynaklı zaten hassas olan kişilerde aç karnına tüketildiğinde reflüye sebep olabilir. Ancak domates pişirildiğinde bu etkiler gözlenmez.
Kafein içeren tüm içerikler reflüyü azdırır. Çikolata da bu noktada kafein içerdiği için özellikle aç karnına tüketilmemesi gereken bir besindir. Yemek borusu ve mide arasındaki kapağın çalışmasında sorun yarattığı için ayrıca zararlıdır.
Gazlı içecekler mide asidinin artmasına sebep olur ve reflüyü oldukça tetikler. Alkollü içeceklerin içerisinde de özellikle mayalı olanlar reflüyü tetikliyor. Şarap ve bira gibi… Bunlar da aynen çikolata gibi mide ve yemek borusu arasındaki kapağın bozukluğuna sebep oluyor. Aynı sebeple tüketilmemesi gereken bir besin de nane. Nane, mide asidinin yoğun olduğu yemek sonrasında tüketilmemelidir.
Her türlü baharat fazla tüketildiğinde reflüyü tetikler ancak acı en büyük düşmanlarındandır. Bunların yanı sıra yağlı beslenmekte reflüye neden oluyor.
Sağlıklı Günler
Bahar Elkovan
http://bahareli.blogspot.com.tr/