BEBEKLE UÇAK SEYAHATİ

bebekle yolculuk


Seyahat etmek bir çoğumuz için keyifli bir eylem iken, bebeğinizin hayatınıza girmesi ile birlikte biraz tedirginlik verici olabiliyor. En azından benim için öyle olmuştu. Kafamda bir sürü soru işareti vardı. Benimle aynı durumda olabilecekler için bebekle uçak seyahati ile ilgili notlarımı sıcağı sıcağına önceden bilgi edinmeniz adına bu yazıda derlemeye çalıştım.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki 0-2 yaş grubu için ayrıca bir koltuk almamıza gerek yok. Uçak biletinizi alırken bebekli yolcu olduğunuzu belirtmeniz gerekiyor. Çok az bir fark ödeyerek bebeğiniz için de koltuğu olmayan bir bilet kesiliyor. 

Uçak saatlerini yapabiliyorsanız bebeğin uyku saatlerine denk getirmek hem sizin için hem de onun için daha az yorucu olacaktır. Ben bu yüzden genellikle uzun yolculuklarda gece uçuşlarını tercih edenlerdenim ve bu durumun bana büyük ölçüde rahatlık sağladığını söyleyebilirim. 

Bebekle uçak seyahatinin en önemli konularından biri sanırım bebek arabası. Bebek arabasını uçağa kadar kullanabiliyor, check-in bankosundan size verilen bebek arabası poşetine yerleştirerek uçak girişinde görevlilere teslim edebiliyorsunuz. Bu esnada bebek arabasını görevliye teslim ettiğinizden emin olmanızda fayda var yoksa bebek arabanızın kaybolması işten bile değil. Kaybolması durumunda uçaktan indiğinizde kayıp bagaj tutanağı tutturmayı ihmal etmeyin. Er geç bulunuyor ve adresinize teslim ediyorlar. Bebek arabasını uçaktan hemen inerken biraz bekleyerek teslim alabileceğiniz gibi, buradan teslim almamanız durumunda bagajların geldiği banttan da teslim alabilirsiniz. 

0-6 aylık bebekler için ana kucağını uçağa almalı mıyım diye bir soru işaretiniz olabilir diye o konuya da değinelim istiyorum. Ana kucağını uçakta koltuğa kemerle bağlamadığınız sürece kullanamıyorsunuz. 0-6 aylık bebeğiniz için ekstra koltuk almayacağınız için de bu parçayı uçağa sokmanız çok anlamlı olmuyor. Eğer check-in esnasında rica ettiyseniz veya tesadüfen yanınızdaki koltuk boş ise oraya konulabilir. Onun haricinde kabin bagajları gibi baş üstü dolaplarına yerleştirmeniz gerekiyor. Veya hiç uğraşmadan bebek arabası ile birlikte uçağa binişte teslim etmek en iyisi. 

Eğer bebeğiniz 4 aydan büyükse havaalanında en pratik şeylerden biri kanguru kullanmak. Bebek arabasını yanınızda götürmeyecekseniz de kangurular imdadınıza yetişebilir. Koltuğunuza kadar bebeğinizi rahatlıkla taşıyabilir, inerken de elleriniz serbest bir şekilde yine bebeğinizle rahatlıkla hareket edebilirsiniz. 

Bebeğinizi kapalı ortamda minimum süre tutmak amacıyla koltuğunuzu çıkışa yakın koltuklardan seçebilirsiniz. Uçağa olabildiğince geç binmek de bu anlamda fayda sağlayacaktır. 

Basınçtan dolayı kalkış ve inişte kulak tıkanıklığı söz konusu olabilmektedir. Biz yetişkinler bunu yutkunarak çözebiliyoruz. Hatta genellikle sakız çiğnemek en sık uygulanan yöntemdir. Bebeklerin de bu konuda rahatsızlık hissetmemesi için iniş ve kalkışta emzirmek en güzel çözümlerden biridir. Eğer bebeğiniz anne sütü almıyorsa, alternatif olarak bir şeyler içirerek yutkunmasını sağlayabilirsiniz. 

Kalkış ve inişte koltuğunuzda otururken bebeğinizi kendi emniyet kemerinize bağlamak için ilave bir kemer veriliyor. Bu esnada onu kucağınıza oturtup bebek kemerini takmak durumundasınız.

Eğer uzun bir uçuş yapacaksanız, bebekli yolcular için öncelikli olarak bebek puseti takılabilen yerlerden koltuk veriliyor. Ancak uçakta fazlaca sayıda bebekli yolcu olma durumuna karşı tavsiyem uçak biletinizi aldıktan sonra ilgili havayolu şirketini arayıp bu koltuklar için check-in talebinde bulunmanız. THY ile uçacaksanız uçuşunuza 90 gün öncesine kadar bu şekilde telefon ile check-in yaptırabiliyorsunuz. Böylece son dakika bir sürprizle karşılaşmamış olursunuz. Uçuş günü kalkıştan sonra görevliler tarafından bebeğinizin uyuyabilmesi için duvarın arkasına monte edilen bahsettiğim puset verilecektir. 




Bu puset için maksimum ağırlık 11 kg olarak belirlenmiş. Ancak kilodan ziyade bebeğinizin boyundan dolayı yaklaşık 7-8. aylarda bu puset küçük gelmeye başlıyor. 

Bebeğiniz özellikle 6 aydan büyükse ve uçuşunuz uyku saatine denk gelmediyse onu oyalamak için daha önce oynamadığı bir oyuncağı ona verebilirsiniz. Böylece onu keşfederken daha çok heyecan duyacak ve nispeten daha uzun süre sakin kalacaktır. Ancak en güzeli uçuş saatini bebeğinizin uyku saatlerine denk getirmek. Bu şekilde daha rahat seyahat edebilirsiniz.


Bunların haricinde kusma vb durumlar için hem kendiniz hem de bebeğiniz için yanınızda yedek kıyafet bulundurduğunuzdan emin olun. Ayrıca rötarlı uçuşlar veya uçuşunuzun iptal olması gibi havaalanında ekstra beklemenizi gerektirebilecek durumlar için yanınızda yeterli miktarda bebek bezi olup olmadığını kontrol etmeyi unutmayın. Bebeğinizin kimliğini ve pasaportunu yanınıza aldığınızdan emin olun.


Sevgiler,
Eda Öztürk Davaslıgil
www.saglikliyasamadair.com
@saglikli_yasama_dair



Designed with by Way2themes | Distributed by Esin Akarsu